
2022’de CEO’lar pandemiyle beraber değişen ve dönüşen iş dünyasının dinamiklerine adapte olurken bu adaptasyonun sadece dışa dönük değil, içe dönük olmasını da sağlamaları gerekiyor. Bu demek oluyor ki çalışanların ve işletmenin sadece finansal olarak değil, aynı zamanda kültürel olarak da sağlam temeller üzerinde olduğundan emin olmaları önem arz ediyor. CEO’lar özellikle yönetim kurulu ve çalışanlar arasında sağlıklı ve güvenli bir kültürü devam ettirmek istiyorsa şirket içindeki bu hassas dengeleri korumayı bilmelidir. Hatalarından dersler alan, dengeyi korumak ve verimli bir ortam yaratmak için emek veren ve işleri farklı şekilde yapmayı seçen CEO’lar, çözümlere ulaşmak için en hızlı ve ucuz yol arayanlara göre daima galip gelmiştir. Bunları göz önünde bulundurarak 2022’de CEO’ların kaçınması gereken durumlar ve olumlu bir ortamı sağlayabilmek için yapabileceklerini inceleyelim:
Kültür kendi kendine gelişmez, yatırım yapın.
İş başarısını sağlayan en önemli unsurlardan biri şirket kültürüdür. Araştırmalarla kanıtlanan bu bilgiye rağmen yine de birçok CEO şirket kültürüne yapılan yatırımların yatırım yapmaya diğer projeler kadar değmeyeceğini düşünmektedir çünkü onlara göre kültüre yatırıma gerek kalmadan şirket içi kültür kendi kendine değişip gelişebilir ancak bu yanlıştır.
Kültür, organizasyon içindeki tüm çalışanların tutumlarının, inançlarının, becerilerinin, geleneklerinin ve geçmişlerinin toplamıdır. İnsanlarda aidiyet ve güven duygusu yaratacak çalışma ilkeleri sağlamak amacıyla kültürü düzenli olarak yeniden tanımlamak ve düzenli olarak çalışanların bilgi, beceri ve duygusal zekasını daha da geliştirmek amacıyla şirket içi faaliyetler planlamak önemlidir.
Eski normal dönmeyecek, kabullenin.
CEO’lar çalışanlarının pandemiden önceki dokuz- beş ortamında ne kadar iyi ve verimli olduklarını düşünseler de bu durum artık değişti ve geri dönüş yok. Eski çalışma koşullarında ısrar etmek çalışanlara CEO’nun hem gerçeklikten uzak olduğu hem de işi yapmanın farklı bir yolunu düşünmeye hazır olmadığı mesajını verir dolayısıyla çalışanların çalışma tercihlerini dinleyen CEO’lar ve üst düzey yöneticiler, hibrit çalışma ve işin geleceğini sağlama konusunda kritik öneme sahip kişilerdir.
Teknolojik uygulamaların doğru kullanılması
Dijital çağın hızlanması ve teknolojik uygulamaların artışıyla beraber artık işletmelerin çoğu teknolojiyi tüm verimliliğiyle kullanılıyor ancak CEO’ların bunu kötü niyetle kullanmamaları da önemli. Örneğin izleme yazılımı araçlarının satışları yalnızca Yeni Zelanda’da yüzde 300’e kadar arttı ancak çalışanların hareketlerini izlemek (acil hizmetler gibi iş için gerekli olmadıkça) kötü niyetli bir uygulamadır ve üst düzey yöneticilerin çalışanlarına güvenmediğini gösterir. Burada yapılması gereken teknolojinin iş birliğini desteklemek ve üretkenliği artırmak için var olduğunu kabul etmektir, insanları yönlendirmek için kullanılamaz.
Zorbalığa tahammülün olmaması
Son zamanlarda üst düzey yöneticilerin görevden alınması, çalışanların ve yönetim kurullarının artık zorbalığa veya kendi kendine hizmet eden davranışlara tahammül etmediğinin bir kanıtıdır. Artık sosyal medyanın da gücüyle insanlar yapılan ihlal ve zorbalıkları ortaya daha kolay çıkartıp gözler önüne serebiliyorlar dolayısıyla bir CEO’nun empati ve duygusal zekâ konusunda eksikleri varsa kendini bu konularda geliştirmelidir.
Bir işgücüne sürekli ilham vermek ve çalışanlarını motive etmek için CEO’ların 2022 ve sonrasında çok çalışmaları gerekmektedir. Bu konuda olumlu adımlar atmak 2022’ye başarılı bir şekilde devam etmenin iyi bir yoludur.
Kaynaklar: